home

the beatles eight days a week - tr

seyri keyifli bir belgesel, açıkçası the beatles hakkında ortanın üstünde bir okuma yapmış, the beatles‘a ilgili biri iseniz çok ama çok şey öğretmiyor ancak derlenen videolar ve fotoğraflar bana grubu ve üyelerini ayrı ayrı düşündürdü. ne kadar iyi bilsem de hiç görmediğim fotoğrafları, onları tanımadığımı hissettirdi bana. ne kadar eğlenceli ve sevimli olduklarını fark ettim.

keşke biraz daha uzun bir belgesel olsaymış bu, ben ki the beatles‘ın son yıllarını çok daha kıymetli bulan biri olarak oraların hızlıca geçilmiş olduğunu görünce biraz hayal kırıklığına uğradım. olgun ve yaşlı bir the beatles görmeyi, o zamanki ruh hallerine tanık olmayı öyle çok isterdim ki. abbey road, yellow submarine ve özellikle let it be gibi farklı ve alışılmadık hatta biraz depresif albümlerin ve zamanların üstünde durulmamış fazla, sadece belgeselin sonlarına doğru bunlara değiniliyor ancak benim düşünceme göre bu sahneler oldukça yetersizdi. belgeseli yarım saat daha uzatmanın zararı olmazdı diye düşünüyorum. neyse ki belgesel o zamanki aşırı the beatles hayranlığını, beatlemania‘yı, konserlerdeki o muazzam kalabalığı ve the beatles düşkünlüğünü hatta belki arayışını gayet iyi şekilde vermiş izleyiciye.

“turne yılları” başlığı gayet uygun bir başlık olmuş zira genel olarak the beatles konserleri üzerine yapımın ana odağı. stüdyo süreçlerinden, zamanın politik olaylarından, grup üyelerinin ilişkilerinden de bahsediyor tabi bolca ama turne zamanları odakta tekrar belirteceğim gibi.

belgeselin sevdiğim bir diğer yanı gerek röportajlarda gerek şovlarda grubun coşkulu ve neşeli halini çok iyi vermiş olması, her üyenin ayrı bir değerli olduğunu da çok iyi görüyorsunuz.

başka bir yazarın da dediği gibi keşke dönemin diğer grup ve yıldızlarından arada bahsetselerdi, belgesel boyu bunu bekledim fakat hiç gerçekleşmedi.

brian epstein ve george martin‘in grubun arka planında işleyen çok mühim iki kişilik olduğunu ve onlar olmadan olmayacak bir the beatles gösterdi yapım bize. bu da çok önemli bir nokta bence.

meşhur çatı konseri ile bitirmek hoş bir nüans olmuş, kredilerdeki yılbaşı kutlaması kaydı da beklenmedik ama tebessüm ettiren cinsteydi. genel olarak belgesel, the beatles‘ın evrensel olduğunu hissettirdi bana, insanlık oldukça the beatles da olacaktı bir de sanki. liverpool halkının anfield‘daki o devasa gösterisi de harikaydı.

ron howard iyi ki hazırlamış bu belgeseli. ister the beatles sevin ister hiç alakanız olmasın, muhakkak bu belgesele bir göz atın. ayrıntılarla dolu bir belgesel değil belki ama size birçok konuda fazlaca şey öğretip fark ettirecektir.